Ne diyordu Mevlana :”Aşk kalpten,dost sırttan vurur.Kalbin iyileşir ama sırtın hep kambur kalır.”Aşık olursunuz,kalbinizi kaptırırsınız ama ilişkiniz sağlıklı bir şekilde devam etmeyeceğini anladığınızda ilişkinizi sonlandırır ve belki de yaralarınız iyileştiğinde yeni aşklara kendinizi açarsınız.Belki de daha mutlu olursunuz.Kalp acısını zaman iyileştirir ama dostunuzun sırtınızdan vurmasını ve en güvendiğiniz kişiler tarafından yara almanız sizi kendinize getiremeyecek ve belkide ölene kadar bu sızıyla yaşayacaksınız.Dostun size yaşattığı acı unutulmaz ve en derinden yaşarsınız.Hepbir yanınız yarım kalacak ve ben ona nasıl bu kadar güvenebildim diye kendinize kızacaksınız.Siz normal insanların yaptığı gibi yaptınız ve güvendiniz.Kendizi açtınız,dertleştiniz,konuştunuz.Sizin konuştuklarınızın anlattıklarınızın tekrar sizin aleyhinize kullanılması sizin insanlardan uzaklaşmanıza neden olacaktır.İnsanlardan uzakta ne kadar durabilirsiniz ki,konuşmak,dertleşmek ,paylaşmak isteyeceksiniz.Bunu yaptığınız için sevdiğinizi ve güvendiğinizi sandığınız kişilerin sizi üzmesine izin vermeyin.Sohbet telefonları,aşk acısının zamanla iyileşebileceğini fakat dostunuzun açtığı yaranın iyileşemeyeceğini anlatacak.İnsanız ve hatalar yapabiliriz ,yaptığımız hataların bizi derinden etkileyecek hatalar olmamasına ve her hatanın telafisi olabileceğini unutmayın.Güvendiğiniz dağlara kar yağma cümlesi burada yerine oturacak insanlara güveninin nasıl suistimal edildiğini göreceksin.Bu durum sende “acaba ben mi biryerde yanlış yapıyorum”insanlara güveniyorum ama insanlar beni sırtımdan vuruyorlar demenize de neden olabilir.Kendinizi suçlamayın ,kızmayın karşınızda ki kişi senin değerini anlamıyorsa ve anlamamışsa kendini anlatmak için de boşa yorma kendini.Seni kim nasıl tanımak istiyorsa, nasıl anlamak istiyorsa zorlamayacaksın insanları.Seni doğru tanımak ve doğru anlamak isteyen kişi sen eğri bile olsan seni anlayabilir.